Tat Biliminin Duygularla İlişkisi
- busensumer0
- 21 Kas 2023
- 2 dakikada okunur
Tat bilimi, farklı lezzetleri nasıl deneyimlediğimizi, algıladığımızı ve tepki verdiğimizi anlama konusunda önemli ilerlemeler kaydetmektedir. Tat bilimi araştırmaları, tatın sağlık ve hastalıktaki rolünü anlamak kadar, insan davranışıyla ilgili daha geniş sorulara da ışık tutmaktadır. Tercihlerin nasıl oluştuğunu, insanların tatları farklı şekillerde nasıl algıladığını ve tatları nasıl öğrendiğimizi ve diğer tatlar üzerindeki etkisini anlamamıza yardımcı olur. Tat bilimi, lezzetli yemek yapmanın çok daha ötesinde önem taşımakta çünkü tat deneyimi, anoreksiya, bulimi gibi yeme bozuklukları ile obezite arasındaki ilişkiyi dahi nitelendirmektedir.
Tat, dilin reseptörlerine düşen maddelerin reseptör sinyallerini aktive etmesiyle ortaya çıkar. Beş temel tat reseptörünün (tatlı, ekşi, acı, tuzlu, umami) keşfi, tat biliminin önemli bir ilerlemesidir. Son yıllarda yapılan araştırmalar, suyun tadı ve yağ tadı için ek reseptörler olduğunu göstermektedir. Yanlış bir inanışa göre, her tat dilin belirli bölgelerinde bulunur. Oysa tat reseptörleri dilin her bölgesinde eşit olarak dağılmıştır.
Tat üzerine yapılan araştırmalar, 2 günlük bebeklerin bile şeker tercihi gösterdiğini, bu da tat tercihlerinin doğuştan geldiğini işaret etmektedir. Ayrıca araştırmalarda, tat tomurcuklarının yaşlandıkça değiştiğini ve ekşi, tuzlu, acı tatları tercih etmeye başladığımız belirtilmektedir.
Renk ve Gürültünün Tat’a Etkisi
Temel tatların yanı sıra, tat algısını etkileyen diğer faktörler de vardır. Ağız hissiyatı, kokumi (bir yiyeceğin süreklilik, dolgunluk ve yoğunluk hissi), koku, şekil, renkler ve hatta deneyimle ilişkilendirilen sesler gibi unsurların hepsi rol oynar. Örneğin, gürültü seviyeleri tat algısını etkileyebilir. Gürültülü ortamlarda tatlılık daha az algılanırken, umami tadı daha yüksek seslerle daha yoğun hale gelir. Renk yoğunluğu da tat yoğunluğunu etkiler, yiyeceklerin renk yoğunluğu arttıkça tat yoğunluğu da artar. Farklı renkler ayrıca ekşi ve acıya karşı duyarlılığı etkileyebilir.
Tatlı Acı Tatlar ve Kişilik Tipleri
Algısal etkiler tat üzerinde çeşitlidir, ancak bu resmin tamamını göstermez - tat aynı zamanda anılarımız, beklentilerimiz ve ruh halimiz tarafından da etkilenir. Ayrıca, tat sadece ruh hali ile değil, kişilik tipi ile de ilintilidir. Duygusal ifadeler ve kişilik tipleri tat tercihini önemli ölçüde tahmin edebilir.
Yapılan araştırmalar, duygusal ifadelerin tat tercihlerimizle ilişkili olduğunu göstermektedir. Katılımcıların yüz ifadeleri, yiyecek veya içeceği tatma deneyimi boyunca ölçülmüş ve farklı duygusal ifadeler, katılımcıların yiyeceği veya içeceği ne kadar beğendiğini belirlemede önemli bir öngörücü olmuştur. Buna ek olarak elektrodermal aktivite yani deri iletkenliği, yiyeceğin veya içeceğin aromasının ne kadar takdir edildiğinin önemli bir göstergesi olmuştur. Alanda yapılan diğer araştırmalar, katılımcılarda serotonin ve noradrenalin seviyelerini artırmanın, tatlı ve acı tatlar karşısındaki duyarlılığı artırdığını göstermektedir.
Psikiyatrik Bozukluklar ve Tat İlişkisi
Tat algısı ile psikiyatrik bozukluklar arasında da bağlantılar vardır. Tat değişiklikleri, depresyon yaygınlığı ile ilişkilendirilmiştir. Borderline kişilik bozukluğu olan insanlarda artan iğrenme tepkisi olduğu bulunmuştur. Otizm spektrum bozukluğu (OSB) genellikle duyusal anormalliklerle birlikte görülür ve otizmli birçok insanın bir tür yeme bozukluğuna sahip olduğu bilinmektedir. Otistik çocukların daha geniş tat tercihleri geliştirmelerine yardımcı olmak için yiyeceklere tekrar tekrar maruz bırakma yöntemi araştırılmıştır. Otistik çocuklarda tekrarlanan maruziyet sonucunda olumlu duygusal ifadeler artmış ve yiyecek aromasına uyum sağlama ve keyif alma yetenekleri artmıştır.
Tat, doğuştan gelen tercihler, tat tomurcuklarının değişimi, gürültü ve renk gibi dış faktörler, duygular, anılar ve ruh halimiz tarafından etkilenir. Bu etkilerin anlaşılması, daha lezzetli yiyeceklerin geliştirilmesine, yeme bozukluklarının anlaşılmasına ve ruh sağlığı müdahalelerinin iyileştirilmesine yol açabilir. Sonuç olarak, tat bilimi, tat deneyimlerimize katkıda bulunan çeşitli faktörleri içermektedir. Bu karmaşık alan, tat mekanizmalarını anlamamıza ve çeşitli hastalıklar ile insan davranışı açısından önemli sonuçlar elde etmeye yardımcı olmaktadır.
Kanyak:
Comments